loader
Türk Milletine Karşı Kurdukları Hain Plan Ve Mandacılar...

Türk Milletine Karşı Kurdukları Hain Plan Ve Mandacılar...

Bilindiği üzere ülkemizdeki ABD şakşakçıları, ülkemiz için yeni bir bağımlılık ve teslimiyet oluşturacak olmasına ve de tam bir uçan hurda yığını olmasına rağmen, F 35 uçaklarına alkış tutmaktan

Türk Milletine Karşı Kurdukları Hain Plan Ve Mandacılar...Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Suriye’ye Yönelik Operasyonunu Engellemek İsteyenlerin, Başkanlığımıza Ve Müslüman Türk Milletine Karşı Kurdukları Hain Plan Ve Mandacıların Adilikleri… "Av Sedat Çetinkaya"
 
Bilindiği üzere ülkemizdeki ABD şakşakçıları, ülkemiz için yeni bir bağımlılık ve teslimiyet oluşturacak olmasına ve de tam bir uçan hurda yığını olmasına rağmen, F 35 uçaklarına alkış tutmaktan ve bu durum üzerinden Sayın Erdoğan’ı eleştirmekten vazgeçmemiş bulunmaktadır…
 
Türkiye’nin yeni bir parti S 400 alımı için yapmış olduğu görüşmelerin nihayete yaklaştığı ve Rusya’nın SU 35 ve Su 57 gibi savaş uçaklarının üretimi konusunda Türkiye ile işbirliğine hazır olduğunu ilan ettiği bir dönemde, içimizdeki işbirlikçiler tarafından kasıtlı olarak yapılan ve harareti yükseltilen açıklamalara bakılacak olursa, Sayın Erdoğan’ın büyük bir hata yaptığı şeklinde ancak aşağılık kompleksinde boğulmuş işbirlikçilerin fukara beyinlerinden çıkabilecek bir iddianın yaygarasının yapıldığı görülmektedir.
 
İşte tam da bu aşamada Amerika Birleşik Devletleri, F 35 savaş uçakları için ödemiş olduğumuz 1.4 milyar Dolar için, Lockheed Martin üzerinden F 16 satışını öngören teklifi kendisi getirmiş olmasına rağmen, Türkiye’den bu konuda istediği talebi, sanki Türkiye doğrudan doğruya bir istekte bulunmuş gibi lanse ederek, bunun üzerinden bir baskı ortamı oluşturmanın da peşine düşmüştür.
 
Yine bu aşamada önce Selahattin Demirtaş sonrasında Osman Kavala üzerinden ikinci bir fitil ateşlenmiş ve ABD Büyükelçisi üzerinden şekillendirilen bir komplo ile Türk Yargısı’nın mevcudiyeti tamamen gözardı edilerek, küreselcilerin içimizdeki Truva atı konumundaki Osman Kavala’nın serbest bırakılması söylemi üzerinden, on ülkenin haddini bilmez büyükelçisi tarafından Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Sayın Erdoğan tehdit edilmeye çalışılmıştır. 
 
Bu durum bir nebzeye kadar anlaşılabilir olsa da içimizdeki bazı siyasi partilerin ve onların milliyetçilikte mangalda kül bırakmayan temsilcilerinin bu duruma destek vermesi anlaşılabilir olmadığı gibi benliğimizin nasıl bir ihanetle sarıldığı da bu vesileyle bir kez daha ortaya çıkmış bulunmaktadır.
 
Ayrıca mevcudiyetinin ifa ettiği mana aklı başında herkesçe malum olan Kemal Kılıçdaroğlu tarafından, aslında Merkez Bankası Başkanı kastedilerek, kızım sana söylüyorum gelinim sen dinle kabilinden bir yaklaşımla bürokratlarımıza yönelik olarak fütursuzca bir tehdit gündeme getirilmiş ve söz konusu tehdit, ısrarla da gündemde tutulmaya çalışılmıştır. 
 
Yine malum şahsın, siyasi cinayet söylemini de unutmamak gerekmektedir ki bu söylemin üzeri biraz küllendikten sonra ortaya çıkacak sonucun, ülkemizi karıştırmak için hazırlanmakta olan bir tezgahın yansıması olduğunu da görmek gerekmektedir… 
 
Ve ortada gerçek anlamda hiçbir ekonomik gerekçe bulunmamasına rağmen, Türk Lirası’nın Dolar karşısında değer kaybetmesini sağlayan planlanmış bir girişim, yapay bir algı ortamı kullanılarak güçlendirilmeye çalışılmaktadır.
 
Diğer taraftan bir süredir bilinçli ve kasıtlı uygulamalarla fiyatlar genel düzeyinde toplumu rahatsız şekilde bir artış oluşturulması üzerine oynayan içimizdeki işbirlikçi takımı ve onların dümen suyunda gezinen fırsatçılar kullanılarak ve yine Dolar kurundaki artış bahane edilerek, hükümete ve Sayın Erdoğan’a karşı bir güvensizlik ortamının oluşturulmaya çalışıldığı da açıkça görülmektedir.
 
İşte soru tam da bu noktada ; 
BU DURUMLARIN ÜST ÜSTE GERÇEKLEŞMESİNİN NEDENİ NEDİR ? şeklinde ortaya çıkmaktadır.
 
Bilinmelidir ki bunun güncel iki tane nedeni bulunmaktadır. Bunlardan birincisi, Sayın Erdoğan ile V.Putin arasında Soçi’de yapılan görüşme çerçevesinde Türkiye – Rusya ilişkilerinin, ABD’nin istemediği bir şekilde gelişme olasılığını engelleme stratejisi diğeri ise Türkiye’nin Suriye’ye yönelik olarak bir harekata girişmesini engelleme düşüncesidir. 
 
ABD ve işbirlikçileri, Türkiye üzerindeki baskıyı arttıracak faaliyetlerle, Sayın Erdoğan’ı ve bu bağlamda milletimizi geri adım atmaya mecbur bırakmak istemektedirler.
 
Büyük plan ve stratejileri bir kenara bırakacak olursak, geçmeye çalıştığımız nehrin tam ortasında olduğumuzun farkına vararak yapmamız gereken şeyler ; 
 
• Her şart altında devlet başkanımız Sayın Erdoğan’ın tam anlamıyla yanında durmak, 
 
• Ne F-35 ne de F-16 almak istemediğimizi ilan ederek, ödediğimiz parayı talep etmek,
 
• Bir eğitim ve hafif taarruz uçağı olarak geliştirdiğimiz Hürjet’i , gerekli motor altyapısını ve modifikasyonları oluşturarak, kısa süre içinde yeni bir savaş uçağına dönüştürmek, 
• Bayraktar şirketinin, İnsansız Savaş Uçağı projesine devlet desteği vermek,
 
• Rusya’dan yeni bir S 400 bataryası satın almak ve bunu yaparken Rusya’nın SU 57 savaş uçağında kullanacağı İzdeliye 30 motorunun geliştirilmesi ve ortak üretimi için anlaşma zeminini zorlamak,
 
• Kişisel birikimlerimizi, Türk Milletine çekilen operasyonlara aktif ve pasif olarak destek olan bankalara değil, devlet bankası olan Ziraat Bankası- Halk Bank ve Vakıflar Bankası gibi bankalara yatırmak ve işlemlerimizi bu bankalar üzerinden gerçekleştirmek,
 
• Kışkırtmalara kapılmadan, hükümetimizin uygulayacağı ve milletimiz lehine sonuç vereceği mutlak olan politikaların neticesini beklemek, 
 
• İlk fırsatta ABD ve teröristlerini perişan edecek şekilde Suriye topraklarına yönelik etkili bir operasyon gerçekleştirmek,
 
• 2023 seçimleriyle ilgili olumsuz algı üretenlere kim olduğuna bakmaksızın ağzının payını vermek OLMALIDIR…
 
HERKES AMA HERKES ; artık uyanmalı, kimlerin içimizdeki işbirlikçi hainler olduğunu görmeli, siyaseten kendisini Müslüman Türk milletinin yanında mı yoksa batılı işbirlikçilerin aşağılık mandacı zihniyetinin yanında mı konumlandıracağına karar vermeli, güçlü ve bağımsız devlet olmanın verilecek büyük mücadelelerden galip gelmekle gerçekleşeceğini idrak etmeli...
 
Kendisine ve çevresine direnme gücü aşılamalı, tüm saldırı ve zorluklara rağmen az zamanda büyük işler başaran ülke yöneticilerimizi takdir etme erdemine ulaşabilmeli, laiklik sosuyla süslenmiş dinsizlik- batı tarafgirliği ve teslimiyetçilik üzerinden siyaset yapan kokuşmuş zihniyetlerden kendini arındırmayı başarmalı, tarihimizle ve Müslüman- Türk kimliğiyle barışmayı sağlayabilmeli ve bu ülkenin üzerinde yaşayan herkesin ülkesi olduğu bilinciyle geleceğine yön verme iradesini ortaya koyabilmelidir.
 
BİZLER ; düşmanlarımızı sindirmeden ve göz diktiği toprakları onlara mezar etmeden huzura kavuşamayacağımızı ve gelecek nesillerimizin varlığını güvence altına alamayacağımızı,  bunu da tarihi düşmanlarımıza benzeyip batılı olarak yaşamakla değil, özümüze dönüp Müslüman- Türk kimliğiyle yaşayarak gerçekleştirebileceğimizi unutmamalıyız…
 
Sevgi ve saygılarımla…


Gazipaşa Haberler Not:
Eğer sizde mesleki haberinizin yada tarifinizin web sitemizde yayınlanmasını istiyorsanız; "Haberini Yada Tarifini Paylaş" sayfamızdaki kriterlere uygun bir şekilde uygun içeriklerinizi bize gönderebilirsiniz. Gazipaşa Haberleri internet sitesinde yayınlanan yazı, haber, röportaj, fotoğraf, resim, sesli veya görüntülü şair içeriklerle ilgili telif hakları www.gazipasahaberler.com 'a aittir. Bu içeriklerin iktibas hakkı saklıdır. İzinsiz ve "kaynak gösterilse" dahi iktibas olunamaz; hiçbir surette kopyalanamaz ve başka bir yerde yeniden yayıma konulamaz.


  • Facebook'ta paylaş

Bu Habere Yorum Yap

Benzer Haberler